Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | hiçbir şey yapmamak | do nothing f. | ||
That too will do nothing to boost the euro's popularity. Bu da Euro'nun popülaritesini arttırmak için hiçbir şey yapmayacaktır. More Sentences |
||||
Genel | hiçbir şey yapmamak | make no move f. | ||
Tom made no move to help Mary. Tom Mary'ye yardım etmek için hiçbir şey yapmadı. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Deyim | hiçbir şey yapmamak | sit on one's hands f. | ||
Deyim | hiçbir şey yapmamak | sit on your hands f. | ||
Slang | ||||
Argo | hiçbir şey yapmamak | couldn't (do something) to save (one's) life f. | ||
Argo | hiçbir şey yapmamak | jerk off f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | alıp hiçbir şey yapmamak (bir şeyi) | sit on f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | önemli hiçbir şey yapmamak | horse around f. |
Idioms | ||
Deyim | hiçbir surette (bir şey) yapmamak | wouldn't do (something) for all the tea in china f. |